“Hadi gezmeye gidiyoruz”
Çocukluğumdan beri duymaktan en mutlu olduğum cümle.
Çocukluk bitti ama içimdeki çocuğu hiç büyütmedim…
1966 yılının Temmuz ayında İstanbul’da dünyaya geldim. 8 Temmuz… 50 yılı geride bıraktım anlayacağınız. Yaşadığım yer Bodrum…
Nasıl mı geçti bu 50 yıl?
4-5 yaşlarında okumayı yazmayı öğrenince babam beni zeka testine götürmüştü. Çok iyi hatırlıyorum o günü… Bir kaç testten sonra bir A4 kağıt verdiler ve pazardan dönen adam resmi çiz dediler. Adamı elinde filelerle (o zamanlar file vardı) önden çizdim. Sonra da kağıdı ters çevirip adamın arkadan görünüşünü çizdim… Beni, ilkokul 1. sınıfı atlatıp direk 2. sınıfın içine attılar… İyi mi oldu kötü mü oldu bilmiyorum, okulları erken erken bitirdim ama arkadaşlarım hep benden en az bir yaş büyük oldu…
Kendimi bildim bileli içmimar olmak istiyordum. Ailede bırakın içmimarı, mimar dahi yok… O kadar istekliymişim ki, ortaokul yıllığımda arkadaşlarım benim için “Geleceğin içmimarına başarılar dileriz” bile yazmışlar. O kadar yani…
M.Ü. Güzel Sanatlar Fakültesi İçmimarlık Bölümünü kazandım… (O zamanlar adı Tatbiki Güzel Sanatlar Y.O. idi)
16 yaşımda üniversiteye başladım. 20 yaşımda mezun oldum…
30 yıl boyunca içmimarlık yaptım. Bunun 10 yılı İstanbul, 20 yılı Bodrum’da proje üretmekle ve hayata geçirmekle geçti… Sayısını hatırlayamayacağım çok keyifli projeler yaptım. Halâ da yapıyorum ve yapmaya devam edeceğim. Çünkü üretmeyi ve hayata geçirmeyi çok seviyorum…
Hayata getirdiğim en güzel şey ise oğlum. O, 24 yaşında harika bir adam… Hayatımdaki diğer harika adam da evli olduğum sevgilim. İyi ki varlar ve iyi ki hayatımdalar…
Meslek hayatım boyunca da her fırsatta gezdim, yazdım, çizdim, yeni projeler ürettim ve içimdeki çocuğu hep mutlu ettim…
Hep bi su yanında olasım, gökyüzünün mavisiyle denizin mavisin buluştuğu yeri hep bi göresim var. Sanırım bu yüzden Bodrum’da yaşamayı seviyorum… Mavinin enerjisini ve sadece bir renkten ibaret olmadığını bilenlerdenim. Belki de bu yüzden beni tanıyanlar ismim geçince akıllarına mavi gelir, gözümün renginden değil yani…
Seyahat planlamayı, valiz hazırlamayı, havaalanında olmayı, uçmayı, gittiğim şehirlerin sokaklarında dolaşmayı, mimarisini incelemeyi, fotoğraf çekmeyi, yerel lezzetleri tatmayı ve tüm bunları paylaşmayı seviyorum…
Unutmamak için de notlar alıyorum.
Hepsi bu…
Bu internet sitesi de 50. yaş doğum günü hediyem olsun istedim…
İkinci yarıda birlikte olmak dileği ile…
Füsun Bay Canbay